Kime göre, neye göre?

Dilan ALP

Kime Göre, Neye Göre?

Görevimiz Tatil ters köşe yaptı

Bu sezon komedi filmleri açısından verimli geçen Türk Sineması için, sonunda kaliteli yapımların gişede karşılığını bulduğu, sürekli eleştirilen kaba saba, bel altı, ucuz komedilerin ise gişede üzüldüğü bir yıl dersek abartmayız.

Cuma günü gösterime giren aile komedisi “Görevimiz Tatil”in başrollerini Demet Akbağ ve Zafer Algöz  paylaşıyor.  Yönetmenlik koltuğunda ise “Çakallarla Dans”tan hatırladığımız Murat Şeker var.   Oyuncu kadrosunun başarısını da es geçemeyeceğim, tercihler çok yerinde olmuş. Demet Akbağ ve Zafer Algöz’ün aynı projede buluşmasının hoşluğu bir kenara ailenin çocukları rolünde oynayan Ali Keçeli ve Deniz Altan’ın oyunculuğunun da katkısı büyük. Özellikle genç oyuncu Ali Keçeli, geçen yıl kadrosunda yer aldığı ilk sinema deneyimi olan “Hep Yek 2” den bu yana kendini epey geliştirerek gelecekte başarılı bir yıldız olma yolunda ilerlediğini gösteriyor.  Psikolog rolünde ise Cem Nanay (Bu gönderme dizi izleyicilerine bir yerden tanıdık gelmiştir) karakteri ile Enis Arıkan dikkat çeken ve güldüren isimler arasında.

Gala gösterimine gittiğim gün, açıkçası algım şu yöndeydi; “Çakallarla Dans”ta çok gülmüştük bunda da güleriz zaten başrolde Demet Akbağ ve Zafer Algöz var. Yerel öğelerin şehirli, sıcak aile komedisi ile harmanlanması var. Birde Sabahat Akkiraz’ın “Yeşil İpek Bükeyim” türküsü ile standart bir Türk komedi filmi bekliyordum taa ki jenerikte Flâmenko yapan Demet Akbağ’ı görene kadar. Bu ilk sahneden sonra artık filmi, sonunda hoş bir ters köşe olacak algısı ile izlesem de bu kadarını beklemiyordum.

2 çocuk annesi fedakâr anne Türkan Mutu (Demet Akbağ) bulunduğu ruh halinden, monoton hayattan ve eşi Sıtkı Mutlu’nun (Zafer Algöz) ilgisizliğinden sıkılmıştır. Kendini keşfetmek üzere gittiği psikoloğun tatil tavsiyesi ile başlayan maceranın seyri, talihsiz bir olay sonucu kalmak zorunda oldukları Ege Köyü ile değişir. İlk önce kültür şoku yaşayarak bulunduğu duruma alışamayan Türkan Hanım’ın içinden, köyde patlak veren zeytinliklerin imara açılması kararı ile direnişçi bir cumhuriyet kadını çıkar. Bu noktadan sonra yaşanan aile dayanışması, yemyeşil zeytinlikler arasından parlayan güneş, tabiat için verilen mücadele, İzmir marşı ve kadının gücünü keşfettiği sahnelere birde kaliteli esprilerin eklenmesiyle, sinemanın gücünü bir kez daha hissettiren “ters köşe” ile salondan ayrıldım. Toplumsal dayanışmaları unutmaya başladığımız dönemde bu denli umut veren bir filmle izleyiciyi buluşturdukları için tüm ekibin yüreğine, emeğine sağlık… Canım zeytinliklere de selam olsun.

İlk günler sosyal medyada yer alan izleyici yorumlarının çoğu filmin başarılı olduğu yönünde.  Bende bir sinema izleyicisi olarak,  gişede hak ettiği başarıyı elde etmesini temenni ediyorum.  Bu hafta sinema planları yapacak olanlara tavsiyedir.

• Yazarın Diğer Yazıları
• Müjde Ar’ın “Şahsiyet” tokadı
• Midyeci Ahmet’te inciyi bulan var mı?
• Kime göre, neye göre? “ilkini becerebilmiş mi ki, ikincisini yapabilsin”
• Kime Göre, Neye Göre? Oğuzhan Koç “3 Adam” şovundan biraz sıyrılsa mı?
• Kime göre, neye göre? Kadıköy kafası fazla kaçınca
• Kime göre, neye göre? Fi Finalin tek sahnelik imzası…
• Kime göre, neye göre? Bazı kadınlar bu yüzden efsanedir!
• Kime Göre, Neye Göre? Yasakların ‘rating rekoru’ süsü