Hazal Filiz Küçükköse'den Keyifli Röportaj...

Güzel oyuncu Hazal Filiz Küçükköse Women’s Shine Magazine dergisinin sorularını yanıtladı.

1-Nasıl bir çocukluk geçirdin, nasıl bir ailede büyüdün?

Çocukluğum babamin meslegi dolayisiyla hep lojmanlarda gecti. O yüzden mahallecilik kavramini yasayabilmis şansli nesildenim .Cok keyifli anilarla dolu ,yasitlarimla özgürce oynayip, tadini çikardigim bir çocukluğum oldu. Kendi dusunculerimizi ve secimlerimizi ozgurce konuşup, fikir alişverişi yapabildiğimiz bir aile ortaminda  büyüdüm. Babam ve abim beni ben yapan en önemli noktalarda cok etkili olmuştur.    

2- Çocukluğuna dair hatırladığın en güzel anılar neler?

Çocukluğumun buyuk bir kismi Tokat’ın Turhal ilcesinde gecti. Kucuk bir kasaba olduğu için sanatin insanlarin hayatina dokunabilmesinin cok yakin olmadigi bir yerdi. İkizimle birlikte 7 yaşimizdan itibaren yillarca duzenli olarak tiyatro sahnesi kurup , tüm arkadaslarimiza gosteri yaptigimiz anlar hic aklimdan gitmez .Tüm arkadaşlarimiz gösteri gunlerini beklerdi . Herkes için en buyuk en sosyal ve en sanatsal aktiviteydi. Onlari tiyatroyla ilk taniştiran bizdik diyebilirim .

3- İkiz olmak benzersiz ve olumlu bir ilişki olarak tanımlanıyor. Seninde bir ikizin var. Fizyolojik olarak aynı ama kişilik olarak ayrı olmak nasıl bir duygu?

İkiz olmak gercekten benzersiz bir duygu. Olumlu yanlarinın fazla oldugu gibi az da olsa olumsuz yanlari da olabiliyor. Bir taraftan hayata ilk geldiğin andan itibaren yalniz değilsin. Sonsuza kadar bir arkadasin var bir yandan da  baska bir arkadasa ihtiyacin olmadiği dusuncesiyle hareket etmek ve  herkese ablacilik  yapmaya çalışmak da var. Bu kendi içimizde de bir sure sonra buna dönüstü. Birbirimize de ablalik yaptiğimiz zamanlar oldu. Seçimler yaptik, bakis acilarimiz olustu . Direnclerimiz ve ozgurluklerimiz... Bu süreçte sekillenen karakterlerimiz birbirinden haliyle farklilaşti. Kendi icinde bazi dengeler oluştu. Birbirimizi tamamladığımız birçok yönümüz var. Çünkü o benim diğer yarım.

4- Tam da şu günlerde, aklından en çok neler geçiyor?

Garip bir oyunun içindeymişiz gibi geliyor aklima bazen.80’ ler kusagi olarak birçok önemli olaya şahit olduk simdi de pandemi :) Belki cok sansli belki de cok sanssiz...İlerleyen zamanlarda anliyacagiz pek tabii bu tecrubelerin bize  neler katabildiğini. Şartlara ve olaylara bir şekilde uyumlaniyoruz . Daha ne kadar ne yaşanacak merak ediyordum. Mesela yanımıza birgün ansızın uzaylilar gelebilecek mi:) 


5- Biri “mutlu musun?” diye sorduğu an, insanın içine birkaç saniye bir şüphe düşüyor, eksikleri gözden geçiriyorsun sanki… Ben sana şu an “mutlu musun?” diye sorsam ne dersin?

Aslinda mutluluk tamamen hayata bakis açınla doğru orantili. Olumlu taraflari görebiliyorsan mutlu , olumsuz taraflarini görüyorsan mutsuz. Hormonlar cok etkili :) O yüzden dönem dönem değişken ama genelde mutlu… Şükürler olsun :) 

6- Hayatla nasıl bir anlaşman var? Mesela, sen istersin ve hayat sana verir mi, sen  hedefini koyar, o yolda çok çalışır ve kavuşur musun?

Hedeflerimi belirler ve yola çikarim. Onunla ilgili elimden geleninin en iyisini yapmaya çalişirim. Ben ilahi sisteme çok inaniyorum. Ne ekersen onu biçersin hayatta.


7-Kalite, maddiyattan bağımsız olarak, hayatımızın tüm alanlarında artık yakalanması zor bir kavram oldu. Kaliteli insanlar bulamıyor, kaliteli yiyecekler yiyemiyor, kaliteli uyku uyuyamıyor, kaliteli zaman geçiremiyoruz. Sen hayatına kalite katmak adına neler yapmaya çabalıyorsun?


Benim kaliteli hayattan anladigim; onun tamamen saf ve gerçek duygulardan oluşmasi. Hileden, yalandan, dedikodudan uzak olmasi. Ben hayatimda adalet, vicdan ve merhametin olduğu sistemi benimsemiş biri olarak tum kavramlara bakis acimda bu şekilde. Bunu da hayatimin her alaninda arıyorum.


8- Hayatınızın sonuna dek oyunculuk yapmak mı planın yoksa kendine koyduğun başka hedeflerin var mı?

Oyunculuk çocukluğumdan itibaren hedeflerimin arasindaydi. Doğru proje olduğunu hissettiğimde içinde olup, hakkini vermeye ve elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. İlerleyen donemlerde kendi filmimi çekebileceğim ve kendi hikayemi yazdiğim bir film yapmayi çok istiyorum . Bununla ilgili planlarım var . O bir tarafta doğru zaman olduğunu hissettiğimde harekete geçebilecek bir noktada duruyor. Son zamanlarda pandemiyle birlikte kendi içime döndüm.  Psikolojiyle ilgilendim. Kendimi gelistirmek icin ilgili kitaplar okudum. Spirutüel konularla zaten ilgileniyordum daha çok içinde buldum kendimi.  Bambaşka yönden ilgimi ceken bir konu ise ekonomi oldu. Pandeminin hayatimiza girmesiyle baslayan  bir süreçti  ve halen devam ediyor.  Şu sıralar radarimda kripto paralar ve borsa var. Yatirimlar yapıyorum ve birikimlerimi değerlendiriyorum. 



9- Ünlü olmak, rol yapmak, magazin, dergi çekimleri... İçinde bulunduğun dünyanın, hayatın doğallığına ters düşen yerleri olduğunu hissettiğin oluyor mu? Hayatı içinden geldiği gibi yaşayabiliyor musun?

Andy Warhol seneler öncesi bugunu görerek zaten anlatmış herşeyi bir cümle ile; Herkes birgün 15 dakikalığına meşhur olacak..Sosyal medya nedeniyel ünlü, ünsüz herkes herkesin zaten bir bakıma hayatını kısıtlıyor.

 10- Senin için mesleğinin en büyülü yönü ne?

Hayatin içinden o kadar gerçek bir an ki. O anlari hissetmek tek bir hayatta bambaşka hayatlari tecrübe etmek gibi geliyor. Empati yeteneğini fazlasiyla geliştirmiş oluyor. Bu benim de karakterimin mihenk taşlarini oluşturan önemli duygularından. O yüzden kendimi bulduğum bir nokta oyunculuk.


11- Hem oyunculuk hem de hayatınla ilgili kendini geliştirmek için neler yapıyorsun?

Kişisel gelişime biraz ağırlık verdim. Psikoloji ile ilgileniyorum. O tarz kitaplar okuyorum. Pandemi sonrası Los Angeles’a gitmeyi planlıyorum. Bazı workshoplara katılmak için.


12- Son bir kaç yıldır dönem dizileri çok popüler ve çok alternatifleri yapılıyor. Sence dönem dizilerinin bu kadar sevilmesinin sebebi ne?

Dönem dizileri izleyicilere gerçek tarihi olayları bireylerin düşünce, duygu ve eylem dünyalarına girerek aktarmaya çalışıyor. O dönemi yaşatıyor. Herkesin kitaplarda okuduğu dönemleri hatırlatıyor.

13- Dijital yayınlarda birçok dizi projesi oluyor. Senin bu platforma yaklaşımın nasıl? Hangi dizileri/filmleri takip ediyorsun?

Farklı karekterler canlandırmayı sevdiğim gibi farklı projeler ve farklı paltformlarda da olmak isterim. Bir ön yargım yok. İyi proje nerede ise orada olmak isterim. Netflix, blue tv, amazonprime takip ettiğim dijital mecralardan bazıları. Özellikle İngiliz  dizilerini seviyorum.


14- Modayla aran nasıl, trendleri takip eder misin; yoksa tarz, stil, giyinme konusunda bildiğini okuyanlardan mısın?

Trendleri takip ediyorum. Ama trende göre giyinmiyorum. Kendimi rahat hissetitğim kıyafetleri tercih ediyorum.

15- Güzellik rutininde olmazsa olmazlar neler?

Kesinlikle temiz bir ciltle uyumak. Aksam hangi sartlrda olursa olsun cildimi temizlemeden uyumam. Onun disinda hafta da 2-3 kez nemlendirici serumu kullaniyorum.  3 ayda 1 kez de profesyonel cilt temizligi bakimi yaptırırım.

16- Sağlıklı beslenme, spor gibi alışkanlıkların var mı?

Kendi bedenimi tanidiğim andan itibaren dengeli besleniyorum. Dengeli derken kendi dengemden bahsediyorum. Genel geçer bilgileri hepimiz biliyoruz. Ancak her bedenin kendine ozel bir sistemi var aslında. Ben bunu çözdüm. Uzun suredir de bunu uygulayarak, hem sağlimi hem kilomu koruyabiliyorum . Spora gelecek olursak cocuklugumdan itibaren hayatımda hep spor vardi .Ama donem donem şımarıklik yapabiliyor ve bırakabiliyorum. Bedenimi dinlemeyi tercih ediyorum.

17- Senin tecrübelerini göz önüne alırsan, başarı sana göre ne ile ilişkili görünüyor?

İstikrarın ve disiplinin kendi hayatımda önemli noktalar olduğunu düşünüyorum. Bir de hayat motivasyonu :) 

18- Hayata bakış açını değiştiren bir kitap, bir film ya da kişi oldu mu?

Okuduğum tüm kitaplar, kişisel gelişim adına olduğu için bana fayda sağladığını düşündüklerim. Hatta uzun zamandır da dinlemeyi tercih ediyorum. Dijital çağın nimetlerinden fazlasıyla yararlanıyorum. Dolayısıyla tek bir kitabin etkisi var diyemem. Hepsinden biraz bişiler katıyorum hayatıma. Filmlere ise daha çok oyunculuk ,senaryo ve teknik anlamda dikkat ediyorum. İnceleyerek seyretmeyi sevdiğim için mesleğime kattıkları çok büyük oluyor.


19- Aşk seni besliyor mu? Yoksa aşk hayatına girince tüm dengelerin şaşıyor mu?

İnsanın doğaya, hayvana, mesleğine, insana olan aşkı herkesi nasıl besliyorsa beni de besliyor. Bazen tabii bu duygular herkese olduğu gibi benim de dengemi değiştirebiliyor diyebilirim.

 

Hazal Filiz Küçükköse   Hazal Filiz Küçükköse 'den Keyifli Röportaj