Page 68 - Bİ MAGAZİN SAYI 7
P. 68

68



















                                     KAYABAY








              “KULAĞIMA KÜPE OLAN VE HAYATIM BOYUNCA IÇIMDE TAŞIDIĞIM
              EN DEĞERLI ÖĞÜDÜ ISE ŞUYDU: “MUTLUYSAN BAŞARMIŞSINDIR… HEP

              KALBININ SESINI DINLE.” BU SÖZ, HEM HAYAT SEÇIMLERIMDE HEM DE

              KENDI YOLUMU ÇIZERKEN BANA REHBERLIK EDIYOR.”



             Şişli Terakki’den Koç Üniversitesi’ne uzanan eğitim yolculuğunda seni en çok etkileyen deneyim ne oldu?
             Şişli  Terakki’den  Koç  Üniversitesi’ne  uzanan  eğitim  yolculuğumda  beni  en  çok  etkileyen  deneyim,  bu
             iki  kurumun  hayatımda  ne  kadar  farklı  ama  birbirini  tamamlayan  roller  üstlendiğini  fark  etmem  oldu.
             Terakki, 4 yaşından 18 yaşıma kadar ikinci evim gibiydi. Her sabah annemin beni okula bırakıp akşam
             almasıyla geçen yıllar boyunca, aynı sıralarda büyüdüğüm, anasınıfından liseye kadar süren uzun soluklu
             arkadaşlıklar  kurdum.  O  koridorlarda  çocukluğumu  yaşadım,  müziğe  olan  ilgimi  keşfettim  ve  yıllarca
             tutkuyla piyano çaldım. Terakki’nin bana sağladığı güvenli ortam, hem akademik hem de duygusal olarak
             kendimi ifade edebilmem için bir alan sundu. Lise yıllarımın çok güzel geçtiğini düşünüyordum, ta ki Koç
             Üniversitesi’ne başlayana kadar. Hep “üniversite hayatı daha güzel olur” derlerdi; gerçekten de öyleymiş.
             Koç Üniversitesi’ne artık kendi arabamla gidip geliyorum; bu bile benim için büyümenin ve bireyselleşmenin
             küçük ama anlamlı bir simgesi oldu. Üniversitede yeni insanlarla tanıştım, kulüpler, projeler, seçmeli derslerle
             kendi ilgi alanlarımı sürdürdüm ve akademik olarak daha fazla sorumluluk almanın beni nasıl geliştirdiğini
             fark  ettim.  Terakki  bana  köklerimi  verdi,  Koç  ise  kendi  kanatlarımı  keşfetmemi  sağladı;  özgürlüğümü,
             potansiyelimi ve kim olmak istediğimi anlamam için bana alan sundu.

             Psikoloji ve İşletme gibi iki farklı alanı birlikte yürütmek zor muydu? Bu süreçte en çok ne öğrendin?
             Psikoloji ve İşletme gibi iki farklı alanı birlikte yürütmek başta kulağa zor gelse de, benim için oldukça
             öğretici ve değerli bir süreçti. Ortak derslerin az olması nedeniyle iki bölüm birbirinden oldukça bağımsız
             ilerledi; bu da zaman yönetimi ve disiplin konusunda beni ciddi anlamda geliştirdi. Psikoloji bölümüne
             büyük bir istekle başladım ve her zaman ilgi alanıma uygun dersler seçmeye özen gösterdim. Ancak İşletme
             dersleri almaya başladıktan sonra ilgi alanımın aslında bu yönde daha da derinleştiğini fark ettim. Her
             iki bölümde de profesörlerimle çok iyi ilişkiler kurdum, dersleri keyifle takip ettim ve her dersten farklı bir
             bakış açısı kazandım. Bugün tekrar başlasam yine iki bölümü de seçerdim; çünkü her ikisi de bana farklı
             perspektifler kazandırdı. Ancak bundan sonraki akademik ve profesyonel yolculuğuma daha çok işletme
             alanında devam etmeyi planlıyorum. Bu süreç bana, ilgi alanlarının zamanla evrilebileceğini ve birden
             fazla disiplinden beslenmenin kişisel gelişim için ne kadar kıymetli olduğunu öğretti.



         TEMMUZ 2025
   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73