Page 53 - BİMAGAZİN HAZİRAN

Bi RÖPORTAJ

53

Esteworld’ün globalleşme vizyonunu nasıl
tanımlarsınız?
Esteworld, kuruluşundan bu yana yalnızca Türkiye’nin değil,
dünyanın da referans göstereceği bir marka olma hedefiyle yol
aldı. Bizim için globalleşme yalnızca coğrafi bir genişleme değil;
hizmet kalitesini kültürel farklara göre uyarlayabilmek, her ülkede
aynı güveni ve deneyimi sunabilmektir. Bugün Japonya’dan
Kanada’ya, Norveç’ten Amerika’ya kadar çok çeşitli danışan
profillerine hizmet veriyoruz. Her ülkenin, hatta her bireyin
estetik anlayışı ve hizmet beklentisi farklı. Esteworld’ün en büyük
gücü; bu kültürel çeşitliliği yönetme, her danışana kendi değerleri
içinde yaklaşabilme yetkinliğinde yatıyor.

Önümüzdeki beş yıllık süreçte, Avrupa genelinde 10 yeni
klinik ve ayrıca Londra, New York ve Dubai gibi stratejik
şehirlerde tam donanımlı cerrahi merkezler açmayı
hedefliyoruz. Bu yatırımlar sadece fiziksel büyüme değil,
aynı zamanda markamızın insan hayatına dokunduğu her
coğrafyada aynı kaliteyle temsil edilmesini sağlamak adına
büyük önem taşıyor. Esas vizyonumuz ise Esteworld’ü bir
sağlık markasının ötesine taşıyıp, dünyanın dört bir yanında
güven duyulan bir yaşam markası haline getirmek. Bugün
başlattığımız bu yolculuk, yarının küresel sağlık deneyimini
şekillendirecek güçlü bir adımdır.

Estetik algısını şekillendiren sosyal medya hakkında
ne düşünüyorsunuz?

Sosyal medya bir yandan müthiş bir bilgi ve ilham kaynağı,
bir yandan da beklenti kargaşasının sebebi. İnsanlar orada
gördükleri filtreli görüntülerle gerçek hayattaki değişimleri
karıştırabiliyor. Bu da estetik merkezlerine gelen hastaların
beklentilerini ciddi anlamda etkiliyor. Biz Esteworld olarak,
sosyal medyada sadece sonuç değil süreç anlatmayı
önemsiyoruz. Gerçek hastaların, gerçek deneyimlerini sade
bir dille paylaşmalarını sağlıyoruz. Böylece hem bilgilendirici
hem de sorumluluk taşıyan bir içerik oluşturmuş oluyoruz.
Sosyal medya güzellik algısını değiştirdi ama biz bu
değişimin içinde etik duruşla yer almayı seçtik. Çünkü bizim
işimiz sadece güzel göstermek değil, kendini iyi hissettirmek.

Sizi motive eden kişisel bir rutininiz veya ritüeliniz var mı?
Evet. Her sabah 20 dakikalık bir sessizlik ritüelim var. Telefonu
elime almadan, sadece kendimle kaldığım bir zaman. Bazen
sadece düşünürüm, bazen notlar alırım. Bu küçük ama çok
kıymetli anlar, günün tüm temposunu daha verimli yaşamamı
sağlıyor. Bunun dışında yıl içinde birkaç gün kendime “detoks
zamanları” yaratırım. Şehirden uzak, doğada geçirdiğim ESTETİK CERRAHİYİ SADECE BİR BİLİM
birkaç gün… Bu zamanlarda Esteworld’ün geleceğine dair DALI OLARAK GÖRMEDİĞİNİ, AYNI
birçok yaratıcı fikrin ortaya çıktığını söyleyebilirim. Kendime ZAMANDA BİR SANAT FORMU OLARAK DA
ait zamanlar, iç sesimi duymamı sağlıyor. Ve bu ses,
yöneticilik kararlarımda bana çoğu zaman kılavuz oluyor. DEĞERLENDİRDİĞİNİ BELİRTİYOR.

HAZİRAN 2025