Page 55 - BİMAGAZİN HAZİRAN

Bi RÖPORTAJ

Bi 55

GLOBALLEŞME STRATEJİLERİNİN VE
MÜŞTERİ ODAKLI HİZMET ANLAYIŞLARININ
ESTEWORLD’ÜN BAŞARISINDAKİ ANAHTAR
FAKTÖRLER OLDUĞUNU VURGULUYOR.

Modayla aranız nasıl? Kendi stilinizi nasıl tanımlarsınız?

Modayı takip ederim ama trendlerin peşinden koşmam. Kendimi en rahat hissettiğim şey; sade, şık ve zamansız parçalar.
Siyah, lacivert ve beyaz gibi net renkleri seviyorum. Takım elbise giymem gerektiğinde giyerim ama çoğunlukla gömlek
ve blazer tercih ederim. Stilimdeki temel ölçüt konfor ve zarafetin dengesi. İnsanın dış görünümü, iç dünyasının da bir
yansımasıdır. Dolayısıyla ben dış görünüşümde de aynı dengeyi yakalamaya çalışırım: Abartısız ama özenli.

Seyahat etmeyi sever misiniz? En ilham verici bulduğunuz destinasyon hangisiydi?
Kesinlikle evet. Seyahat etmek benim için sadece yeni şehirler görmek değil; farklı yaşam biçimlerini, estetik anlayışlarını
ve kültürel değerleri yerinde gözlemleme fırsatıdır. Her ülke, her sokak, her yüz bana bir şey anlatır. Bazen bir mimari
detay, bazen bir bakış, bazen bir sessizlik… En çok etkilendiğim yer ise hiç kuşkusuz Japonya oldu. Sadeliğin, zarafetin ve
disiplinin bu kadar doğal bir şekilde iç içe geçtiği başka bir coğrafya görmedim. Estetik onlarda sadece görsellik değil, bir
yaşam biçimi. Her hareketin bir anlamı, her detayın bir nedeni var. Orada geçirdiğim zaman, hem kişisel hem de yönetici
kimliğim üzerinde derin bir etki bıraktı. Bugün Esteworld’de benimsediğimiz “az ama öz, doğal ama etkili” yaklaşımın
altında, büyük ölçüde Japon kültüründen ilham var diyebilirim. Doğu’nun derinliğiyle, modern dünyanın dinamizmini bu
kadar uyumlu şekilde bir araya getiren başka bir yer düşünemiyorum.
Sağlık ve formda kalmak için uyguladığınız yaşam tarzı tercihleri neler?

Hayatımın temposu oldukça yoğun ama dengede kalmaya çalışırım. Günde minimum 2 litre su içerim. Beslenmede
karbonhidratı sınırlı, proteini yüksek tutarım. Haftada üç gün spor yapmaya özen gösteririm. Genellikle fonksiyonel
antrenmanlar ya da yürüyüş tercih ederim. Ayrıca zihinsel sağlığın da fiziksel form kadar önemli olduğuna inanıyorum. O
yüzden haftada bir gün mutlaka ekranlardan uzaklaşıp doğada zaman geçiririm. Sağlık sadece vücudun değil, ruhun da
dengede olmasıdır.

Aileniz ve sevdikleriniz, başarı yolculuğunuzda nasıl bir rol oynadı?

Çok büyük. Hayatım boyunca ne yaptıysam, arkamda güven veren bir destek olduğunu bilerek yaptım. O destek duygusu,
insana hem cesaret hem sabır kazandırıyor. Özellikle bizim gibi stresin ve sorumluluğun yüksek olduğu sektörlerde bu
destek bir zorunluluk. Ailem benim pusulam oldu. Her kararımda bana sadece yön değil, değer de gösterdiler. Babamdan
öğrendiğim vizyon, annemin verdiği sabır, kardeşlerimle kurduğum bağ… Bunların her biri bugün aldığım kararların
zeminini oluşturdu. Arkadaşlarım, dostlarım, bana inanan insanlar enerjimi yükseltti. Bazen sadece bir “nasılsın” mesajı
bile, insanın omuzuna görünmeyen bir güç ekliyor. Ama en çok ailem... Bugün buradaysam, bunu sadece kariyerime
değil; aileme, onların tecrübesine, değerlerine ve beni bu yolda cesaretlendirişine borçluyum. Çünkü insan ancak sevildikçe
güçleniyor. Ve ben bu gücü hep yanımda hissettim.

Hayat felsefenizi tek bir cümleyle özetleyecek olsanız, bu ne olurdu?

“İz bırak ama yük bırakma.” Yaptığın işin bir değeri, bir izi olmalı; ama insanlara ağır gelmeden, onları incitmeden, birlikte
yürüyecek bir yol açmalısın. Gerçek liderlik burada başlıyor bence.

HAZİRAN 2025